Sahanın Kahramanları
“Gönüllülük keyifli ama asla keyfi bir iş değil. Sürecin her aşaması birbirini takip eden bir derya deniz ve tarifi de planlaması da kendi içinde farklı zorlukları barındırıyor. Bu uçsuz bucaksız denizde yer almanın ayrıcalıklarına sahip olmak en güzel tarif olacaktır.”
Yılda ortalama 9.000 kayıtlı gönüllüsü, Türkiye genelinde 57 etkinlik noktası ile toplam 22 ilde TEGV ilköğretim çağı çocuklarımız ile buluşuyor. Serinin son röportajı, bu büyük yapının sahadaki başarılarını anlamak, çocuklarla, velilerle TEGV gönüllüleri nasıl buluşuyor, neler yapıyor öğrenmek…
Kurumsal tanımından başlayarak okul sıralarındaki son çocuğa kadar nasıl gelindiğini öğrendiğimiz TEGV Eğitimin Kahramanları yolculuğunda bu haftaki konuğumuz sahadaki kahramanlarımızdan TEGV İpek Kıraç Öğrenim Birimi Yöneticisi Filiz Şen Erdoğan. Kendisinden İstanbul’un Beykoz Anadolu Hisarı’ndaki İpek Kıraç ÖB yöneticiliğine giden eğitim gönüllülüğü macerasını, gönüllüler ve tüm TEGV’ liler ile uzun yılların getirdiği deneyimlere dayanan çalışmalarını konuştuk.
1.TEGV kapsamlı ve kurumsal yapı. Bu yapı ile Filiz ne zaman tanıştı? Sivil toplum faaliyetleri ve TEGV hayatı nasıl başladı?
Tam 24 yıl önce başlayan bir hikaye. Ben Van’ lıyım. 1997 yılı sonunda Feyyaz Tokar Eğitim Parkı temeli atılmıştı. TEGV ‘in o dönem için üçüncü eğitim parkı olarak bildiğimiz ve kapasitesi 5.000 kişiye yakın olan, içerisinde tenis kortu dahil bir çok kapsamlı faaliyet alanı bulunan bir alan, bizler için bir masal diyarı. Arkadaşlarımın Van’a Paris gelmiş gidelim mi demesiyle ilk kez TEGV’ in kapısından içeri girdim. Beni davet eden arkadaşım da eğitim parkında yöneticiydi ve beni de gönüllü olma konusunda cesaretlendirdi. Haftanın belli günlerinde fırsat buldukça kendimi TEGV ‘de gönüllü olarak çalışmalara katılırken buldum. Van’ da istihdama katılan kadın sayısı da o zamanlar oldukça düşük. Annem de konuya biraz çekinerek yaklaşıyor. Henüz gönüllü çalışmak, maddi bir karşılık olmadan ortak bir çalışmanın içerisinde yer almak gibi kavramlar çok bilinmiyor. Annemi ikna etmek için bir gün eğitim parkını ziyaret etmesini istedim ve o gün anneme semaver yakılıp ikram edilen çayın hatırı beni bugünlere getirdi.
Çoğunlukla operasyon alanında yer alıyordum ve bilişim teknolojilerine yatkınlığım vardı. Gönüllü çalışmalarımın dışında da üç ayrı yerde çalışıp kazancımı sağlıyordum.
Eğitim Parkı’nın faaliyetleri arttıkça ve daha çok çocuğa ulaştıkça tam zamanlı çalışan kadrolarına ihtiyaç duyuluyordu. Bilgi İşlem sorumlusu olarak 1999 yılında TEGV çalışanı Filiz Şen’in yolculuğu başladı.
O zaman için en büyük hayalim uçağa binip İstanbul’a seyahat etmek ve İstanbul’ da olmak… Van’daki hikayem devam ederken, bugün Samsun Vezirköprü valisi olan Şevket Cinbir, Van’ın Başkale ilçesinde Şevket Cinbir Öğrenim Birimi’nin açılışını gerçekleştirmek üzere bölgeye gelecekti. İlçe, Van’ da Türkiye-İran sınırına çok yakın bir nokta ve eğitim parkını temsilen açılışa ben katıldım. Dönemin emniyet amiri, tugay komutanı ve üst düzey heyetler ile bölgenin olağanüstü güvenlik koşullarında konvoy halinde öğrenim birimimizin açılışına gittik. Yıllar önce TEGV ile ilk tanışmam gibi, bu yeni birimde de başka yeni Filiz’ ler için yeni bir macera başlıyordu artık. Çok güzel bir günü devletin temsilcileri ve TEGV’ in temsilcileri olarak beraber geçirdik.
Açılışın hemen arından, Tugay Komutanı, TEGV’ e, yeni açılan öğrenim biriminde benim görevli olmamı talep ettiklerini, o bölgedeki çocukları benim yetiştirmem arzusunda olduklarını belirtmiş. Çok mutlu oldum ve hemen gitmek istedim. Tabi yine annemi ikna etmemiz gerekti ve bu kez en büyük destekçim babam oldu.
Bizim çalışmalarımız ile birçok yenilik, ilk yaşandı elbette. Askeri bölgede ilk kez birlikte öğretmenler gününü kutladık. Askeri personelin desteği her geçen gün arttı. Nice güzelliklere imza attık. Eşim ile yine burada tanıştık. Daha sonra Ankara ve ardından 2008 yılında İstanbul İpek Kıraç Öğrenim Birimi maceram başlamış oldu. 1997 yılında TEGV Eğitim Parkının temelleri atılırken İstanbul hayali kuran Filiz, TEGV öğrenim biriminin yöneticisi olarak İstanbul hayaline kavuşmuştu.
Yine dünyaya gelsem yine bu işi yapmak isterim. İnsanların maddi bağışları, manevi destekleri size hem güç hem de çok büyük sorumluluk veriyor.
2.Öğrenim birimi, eğitim parkı ve ateş böceği birimi nedir? Burada toplam kaç gönüllü ile çalışıyorsunuz?
Biz İpek Kıraç öğrenim birimiyiz, Beykoz Anadolu Hisarı’nda yer alıyoruz. Kapasite farklılıklarına göre eğitim parkları daha geniş alanda daha fazla etkinlik sahası olan noktalarımızı, ateşböcekleri de gezici birimlerimizi tanımlıyor.
Her etkinlik noktasında aynı malzemeler, aynı renkler, aynı yönergeler ile ilerleyen etkinlikler sayesinde eşitlikçi bir yapıda faaliyetlerimizi yürütüyoruz.
İpek Kıraç öğrenim biriminde, yeni biten güz döneminde destek gönüllüleri dahil 75 kişiyiz.
3.Saha faaliyetleri gönüllüsü, çocuklar, veliler toplamda kaç farklı paydaş var?
Herkes paydaşımız. TEGV bulunduğu alanlarda kendi ekosistemini yaratıyor. Birimin kapısından çıktığım anda yan dükkanın esnafı, mahalle sakinleri, okullarda ki çocuklar, veliler, öğretmenlerimiz, yakın ya da uzak çevreden gelen tüm gönüllülerimiz herkes bizim paydaşımız.
Dışarı çıkıp öğrenim birimini bugün neden açmadığımızı, bahçedeki muslukta bir arıza olduğunu, halimizi hatırımızı soran tüm çevre sakinleri ile TEGV birimlerinin hepsi kendi dünyalarını kuran, daha büyük ve güçlü tek bir evren yaratan, yaşayan organizmalar. Çift yönlü iletişim ile oluşan bir zincirin halkasıyız hepimiz.
Yanımızda bulunan okulların, üniversitelerin öğrencileri, eğitimcileri bizimle çalışıyor. Kurumsal şirketler çalışanları ile ortak çalışmalar yürütülmesini destekliyor.
Nasıl Dahil Oluruz?
4.İlköğretim çağındaki çocuğumuzu, kardeşimizi TEGV ‘in ÖB, eğitim parkı ya da ateş böceği birimlerine nasıl kaydedebiliriz?
Birimimize gelip yüz yüze ya da internet sayfamız üzerinden form doldurup iletişim bilgilerini bize iletebilirler. Etkinlikleri seçip daha sonra okulların programlarına göre ilerleyebiliyoruz. İpek Kıraç ÖB’ nde daha önce bizim etkinliklerimize katılan çocuklarımızın en az %5 i bana gönüllü olarak geri dönüyor. İlköğretim çağını TEGV’ de geçirip daha sonra bizimle gönüllü olarak çalışma hayallerini dinlemek en büyük mutluluğumuz.
Çocuklarımız buraya çok çeşitli etkinlikler için gelebiliyor. Aileler etkinlik dışında bir zamanda da örneğin karşıdaki sağlık ocağına gelmiş olabiliyor ama o sırada güvenilir ve sıcak bir ortam olarak biz en büyük destekçisi oluyoruz. Bunlar da TEGV’ in bulunduğu semtlerde yarattığı sevgi döngüsüne güzel birer örnek.
Beykoz Anadolu Hisarı bölgesi hem okuldaki imkanları nispeten daha olumlu diyebileceğimiz hem de zor şartlarda yaşamını sürdüren göçmen ailelerin ya da çok farklı yerlerden gelen çocukların bulunduğu, kolay olmayan bir bölge. Biz ailenin maaş bordrosunu sormuyoruz. Burada yer almak isteyen, bizi tanımak isteyen ya da tanıyıp güvenen herkesin sorusuna birlikte cevap arıyoruz. Çekmeköy’den, Ümraniye’den gelen velilerimiz, çocuklarımız, Avrupa yakasından ya da Kartal’dan gelen gönüllülerimiz ile burası ortak bir nokta oluyor.
Cinsiyet, dil, din, ırk ayrımı yapmaksızın çalışıyoruz ve herkes bu çeşitlilikten doğan güç ve yaşanan keyif ile mutlu bir dönem geçirmeyi umut ederek burada yerini alıyor.
5.Nasıl gönüllü olabiliriz? Yılda kaç kez gönüllü kaydı açılıyor?
Gönüllü olabilmek için önce vakıf tanıtımı eğitimi almanız gerekmektedir. Haftada en az 1 gün 2 saat vakit ayırabileceğiniz şekilde etkinlik planlaması yapılıyor.
Pandemi öncesi gönüllünün başvurusu size sistem üzerinden ulaşınca adli sicil kaydı, başvuruda ilettiği kriterleri bilgileri değerlendirilip birime çağrılırdı. Pandemi sonrası bu evraklara aşı kartı ya da PCR test sonucu da eklendi elbette.
Vakıf tanıtımı ardından 1 günlük gönüllü eğitimi veriliyor. Bu aşama aynı zamanda gerçek değerlendirme süreci oluyor. Genel merkez gönüllü koordinasyon biriminden gönderilen yönergelerimiz doğrultusunda filtreleme sürecimiz devam ediyor. Gönüllü adayının birimimize girdiği, bizimle selamlaşıp konuşmaya başladığı andan itibaren tavırları, iletişim kabiliyetleri, çevresine ve özellikle çocuklara karşı olan tutumları aslında gönüllü olmaya uygun bir yapısı olup olmadığını bize anlatıyor. Bu süreçlerin ve eğitimlerin ardından gönüllü olarak sisteme dahil ediliyor. Tam anlamıyla kurumsal bir şirkette işe giriş süreci ile benzer adımlardan geçtiğinizi söyleyebiliriz.
Yılda 2 kez gönüllü başvuruları açılıyor ve kayıtlarımız devam ediyor. Eylül ayı ve Ocak ayı gönüllü başvuru dönemidir. Gönüllü sayısının yeterli olduğu ve yeni kayıt açılmadığı dönemler olabiliyor elbette. Özellikle İpek Kıraç birimi olarak bizim kemikleşmiş ve uzun yıllardır bizimle çalışan geniş bir gönüllü ağımız var. Her dönem hemen hemen hepsi ile çalışmaya devam ediyoruz. Elbette başvuru dönemlerinde herkesin ulaşımı için kolay olan ya da gönüllü eksiği olan birimlerin bilgilerini kolayca https://tegv.org/gonullu/gonullu-ol-tegve-katil/ internet sitemizden görebilirler.
6.Okullarda ve özel sektörde gönüllü olmak isteyen kişi nereden başlasın, ne kadar zaman ayırsın, ne yapsın?
Arka mutfak zor bunu herkes iyi bilmeli. Gönüllülük keyifli ama asla keyfi bir iş değil. Gönüllülük kavramı bilinci de yavaş yavaş artıyor. Özel şirketler çalışanlarına haftalık 2 saat izin vererek birimlerimizde gönüllü faaliyetlerine katılmalarını desteklemeye başladılar. Haftada 1 gün 2 saat vakit ayırmak ve çok büyük bir iyilik zincirinin parçası olmak hem içinizden gelmesi hem de nasıl büyük bir zincirin parçası olduğunuzun bilincine varabilmeniz gereken bir konu.
Gönüllülük başvurusu yapmadan önce ilgilendikleri kurumu, birimi, çevreyi araştırsınlar, tanısınlar. En azından bir kez gelip bizleri, TEGV’ in yapısını görmeleri ve belki zaman ilerledikçe daha uzun süreli etkinlerde yer almayı tercih etmeleri, hem gönüllü hem de vakıf açısından çok daha verimli olacaktır. Şu an birimde çalışan gönüllülerimin çoğu üç ile dört yıldır benimle çalışan kişiler. Yapılan raporlamalarda da İpek Kıraç Öğrenim Birimi olarak gönüllü değişim oranım hep düşük çıkar. Bilinçli ve zaman içerisinde oturan bir gönüllü – vakıf ilişkisinde çok keyifli ve uzun süreli bir sürece dahil oluyorsunuz ve gönüllülük sizi bir daha bırakmıyor.
7.Düzenli ve uzun süreli zaman ayıramayan biri nere nasıl destek olabilir?
Etkinlik gönüllüleri ve destek gönüllüleri olarak ikiye ayırabilirim. Etkinlik gönüllülerimiz çevrimiçi ya da yüz yüze etkinlikler olarak ayırabiliriz.
Eğitim ya da etkinliklerde yer alamayacak, farklı alanlarda destek olmak istediğini söyleyen ya da çocuklarla uzun süreli vakit geçirmek dışında yetkinlikleri olduğunu söyleyen gönüllülerimiz olabiliyor.
Destek gönüllüsü olup etkinlik noktalarındaki ofis faaliyetlerine yardımcı olabilirler. Deneyimli gönüllüler ise gönüllü eğitmeni olabilirler. Pandemi öncesi birim dışı gezi aktivitelerimiz de çocuklarımız ile birlikte sinema, müze vb. yerlere giderken bize destek olan gönüllülerimiz vardı ve bu etkinliklerimize en kısa sürede geri dönmeyi umut ediyoruz.
Birime gelip kütüphanedeki kitaplarımızı düzeltebilirsiniz, bir şenliğimizin hazırlık komitesinde yer alabilirsiniz, başka bir ülkede yaşıyorsunuzdur ama çevrimiçi etkinliğimize katılabilirsiniz. İnternet sayfamız üzerinden Türkiye’nin her noktasında gönüllülük adına merakı, heyecanı olan herkesi için TEGV ‘de manevi destek sağlamanın bir yolu mutlaka var. Kapımız gönüllü hikayesini yazmak isteyen, ruhu ile zamanını birleştirebilen her güzel kalbe açık.
Eğitim Çalışmaları
8. Bir yıl içinde kaç farklı faaliyet ile çocuklarla buluşuyorsunuz? Okullarda ve birimde hafta içi / hafta sonu etkinlikleriniz nasıl gerçekleşiyor?
Standart eğitim programımız 10 hafta sürüyor. 10 hafta için tüm yönerge gönüllü de zaten bulunuyor ve ardından çocuklar ile buluşturuyoruz. Şu an hibrit bir sistemdeyiz. Programlarımız yarı yarıya yüz yüze ve çevrimiçi olarak devam ediyor.
Hafta içi okullar ile ders saatlerine paralel olarak ilerliyoruz. Öğretmenlerimizin büyük desteği ile program takvimlerimizi belirliyoruz. Hafta sonu çocuklar ve gönüllülerin yetkinliklerine göre programlarımızı belirliyor ve ortalama günde 3 etkinlik olarak bir takvim çıkarıyoruz.
Elimizden geldiğince farklı etkinliklere yer vermeye çalışıyoruz. Güzel sanatlar, bilişim, fen ya da yabancı dil gibi. Çocukları dünya ile tanıştırabilmek adına, yapmıyoruz dediğimiz hiç bir etkinliğimiz yok. Örneğin olimpik okçumuz Mete Gazoz’ un babası da gönüllülerimiz arasında ve yakın zamana kadar birlikte okçuluk etkinliği düzenliyorduk. Gitar ya da bağlama çalıyoruz, öğretiyoruz. Dijital kodlama etkinliği yürütüyoruz, Türkçe- matematik ya da yabancı dil etkinlikleri yapıyoruz. Kısa dönemli insan hakları, çevre, eşitlik vb. temalı atölyeler düzenliyoruz.
9.Gönüllü eğitimleri hakkında bilgi alabilir miyiz? Birikimimiz olmayan ama ilgi duyduğumuz bir alanda da TEGV çocukları ile etkinliklere katılabilir miyiz?
Başlangıç aşamasının ardından, gönüllünün dahil olacağı etkinlik programına göre TEGV’ in etkinlik eğitimleri başlıyor. Okullardaki temel derslere destek sağladığımız matematik, İngilizce, fen bilimleri vb. bir konuda da etkinlik verecek olsanız mutlaka TEGV’ in bu konudaki etkinlik süreçlerini, haftalık takvimini çok iyi bilmeniz, önce gönüllü eğitmen olarak sizin TEGV ’in eğitimini almış olmanız gerekmektedir. Örneğin matematik etkinliği verebileceğini söylediniz ve akademik anlamda matematik bilgisine çok güvenen ya da sadece kendi öğrenciliğinde matematik derslerinde hep çok iyi olduğunu söyleyen bir gönüllü adayısınız. Yine de TEGV’ in matematik etkinliği eğitimini almadan bizimle etkinliklere başlayamazsınız. Okul destek, Düşler Atölyesi, Hijyen vb. hangi eğitim programı olursa olsun mutlaka öncelikle TEGV’ in bakış açısını edinmiş olmanız gerekmektedir. Burası hem çok kurumsal ve düzenini sağlamış hem de gönüllü çeşitliliği ile her gün birlikte geliştiğimiz bir alan.
10.TEGV ile bir gün nasıl geçer?
Birimde pandemi öncesi ve sonrası çalışma süreçlerinde hibrid çalışma ve aşı kartı, pcr testi sorgulamaları farklılıkları oldu elbette. Onun dışında genel program hafta sonu 10:00 – 14:00 arası etkinlikler gerçekleştiriyoruz. Hafta içi okulların tam gün ya da yarım gün olmasına göre etkinlik sayısı ve saatlerini organize ediyoruz. Bölgenin koşullarına göre çeşitlendiriyoruz ve yoklamalarımızı sıkı bir şekilde takip ediyoruz.
TEGV çalışanı olarak değerlendirdiğimde, sivil toplum kuruluşunda çalışmak hem çok güzel, çok zevkli ve bir o kadar da zorlukları olan bir iş. Sen tek kişi çalışıyorsun ve seninle birimde çalışan herkes aslında gönüllü olarak orada yer alıyor. Sabah herkesten önce birimdesin ve tüm birimi, malzemeleri sen hazırlıyorsun. Sürecin her aşaması birbirini takip eden bir derya deniz ve tarifi de planlaması da kendi içinde farklı zorlukları barındırıyor. Bu uçsuz bucaksız denizde yer almanın ayrıcalıklarına sahip olmak en güzel tarif olacaktır.